SON DAKİKA HABERİ: Uzun süredir kayıp olan mimar Ece Gürel'in cansız bedeni, Belgrad Ormanı'nda bulundu. Dört gün süren arama çalışmalarının ardından, Gürel'in ailesi ve sevenleri büyük bir üzüntü içinde bu acı haberi aldılar. Ece Gürel, hastaneye kaldırıldı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Bu trajik olay, İstanbul'da yalnızca mimarlık camiasını değil, Gürel'in yakın çevresinde yer alan birçok insanı derinden etkiledi.
Ece Gürel, 1985 yılında İstanbul'da doğmuş, 2008 yılında üniversiteden mimarlık diplomasını alarak sektöre adım atmış bir mimardı. Kısa sürede özgün projeleriyle tanınan Gürel, modern mimarinin en önemli temsilcilerinden biri haline gelmişti. Gerek yürüttüğü projelerde gösterdiği yenilikçi bakış açısı, gerekse toplumsal duyarlılığıyla pek çok genç mimara ilham kaynağı oldu. Ece'nin eserleri yalnızca İstanbul ile sınırlı kalmadı; yurtdışında da birçok projede yer aldı, uluslararası yarışmalarda ödüller kazandı.
Ece'nin ölümü, sadece ailesi değil, iş arkadaşları ve onu tanıyanlar için de derin bir kayıp. Mimar, çevresinde sevgi dolu kişiliği ve çalışkanlığı ile tanınmaktaydı. Kayıp olduğu süre boyunca aile üyeleri ile arkadaşları, Ece'yi bulmak için sosyal medyadan çağrılar yaparak geniş kitlelere ulaştı. Gerçekten de, Ece’nin kaybolması İstanbul'da geniş bir yankı buldu ve onu aramak için birçok gönüllü harekete geçti.
Belgrad Ormanı'nda yapılan aramalar, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve AFAD ekiplerinin büyük bir özveriyle yürüttüğü çalışmalar sonucunda sonuçlandı. Ece'nin kaybolduğu gün, ormanda yürüyüş yaptığı belirtiliyor. Yakınları, Ece’nin doğa ile iç içe olmayı seven biri olduğunu ifade etti. Bu nedenle, Ece'nin ormanda kaybolduğu bilgisi günlerce gündemde kaldı.
Arama çalışmalarının yürütüldüğü süre boyunca, aile ve arkadaşları umutla bekleyişlerini sürdü. Ancak, dört gün süren çabaların ardından Ece Gürel'in cansız bedeni, ormanda bulunduğunda, herkes için hayat durdu. Hastaneye kaldırılan Gürel'in yapılan tüm müdahale ve tedavilere rağmen kurtarılamaması, toplumda derin bir üzüntü yarattı. Ece’nin vefatı, genç yaşta kaybedilen bir yeteneğin ardında bıraktığı acıyla, İstanbulluları bir kez daha düşünmeye ve birbirlerine destek olmaya yöneltti.
Gürel'in ölümü, yalnızca bir bireyin kaybı değil, aynı zamanda topluma kattığı tüm değerlerin de yitimi anlamına geliyor. Mimar olarak modern yapılarla insanlara ilham vermeye devam eden Ece'nin, hayatı boyunca gerçekleştirdiği projeler ve ait olduğu mimarlık camiasındaki yeri asla unutulmayacak. İstanbul'un kalbinde yer alan Belgrad Ormanı, artık Ece Gürel’in anısıyla özdeşleşmiş bir yer haline geldi. Onun üzerinden geçen günler, belki de onun bıraktığı mirası hatırlatacak ve yeni nesillere ışık tutacak.
Bu trajik olay, toplumda kaybolan bireylerin aranması konusundaki farkındalığı bir kez daha artırdı. Mimar Ece Gürel'in vefatı, kaybolan kişilerin bulunması için atılan adımların önemini hatırlatırken; onun hayatı, sevdikleri, çalıştığı arkadaşları ve projelerinde birlikte çalıştığı mimarları üzerinde derin bir iz bıraktı. Ece'yi anmak ve onun hatırasını yaşatmak adına yapılacak olan etkinlikler, belki de yalnızca bir kaybın acısını hafifletmekle kalmayacak, aynı zamanda onun ardında bıraktığı mimari mirası da yaşatacak.
Sonuç olarak, Ece Gürel'in beklenmedik ve trajik kaybı, toplumda büyük bir üzüntü yaratırken, genç nesillere onun hayat hikayesinden ilham alması gerektiğini de hatırlatarak önemli bir mesaj veriyor. Her birey, özellikle gençler, topluma katkıda bulunacak bir şeyler yapma azmiyle dolu olmalıdır. Ece’nin yaratıcılığı ve tutkusu, her genç mimara örnek teşkil etmeli; hayallerini gerçekleştirme yolunda cesaret vermelidir. Ece Gürel'in anısını yaşatmak için yapılacak olan projeler, onun hayatının ve çalışmalarının asla unutulmayacağının garantisi olacaktır.