Son dönemlerde FETÖ bahanesiyle gerçekleştirilen dolandırıcılık vakaları, ülke genelinde büyük yankı uyandırmaya devam ediyor. Bu dolandırıcılık olayları, özellikle sosyal medya ve iletişim araçları aracılığıyla yayılıyor. Üzerine yoğunlaşan araştırmalar ve soruşturmalar, dolandırıcıların nasıl bir sistematikle hareket ettiklerini gözler önüne seriyor. Milyonlarca lira vurgun yapan bu çeteler, hem vatandaşları hem de iş insanlarını mağdur etmekte. Bu yazımızda, FETÖ yalanıyla yapılan dolandırıcılıkla ilgili detayları ve bu dolandırıcılıklardan nasıl korunabileceğinizi aktarıyoruz.
FETÖ ile ilişkilendirilmiş kişiler veya gruplar tarafından yürütülen dolandırıcılık faaliyetlerinin başında, sahte belgelerle insanları kandırmak yer alıyor. Bu dolandırıcılar, önce kendilerini resmi kurum çalışanı olarak tanıtıyor. Sonrasında, mağdurlara FETÖ ile bağlantılı oldukları gerekçesiyle dava açılacağı, ya da bambaşka sebeplerle finansal bir yükümlülük altına girmeleri gerektiğini iletiyor. ‘Bunu yapmazsanız başınıza kötü şeyler gelebilir’ tehdidiyle insanları korkutuyor ve yüksek miktarlarda paralar talep ediyorlar. Ayrıca, bazı dolandırıcılar başarılı bir avukat ya da devlet memuru rollerini üstlenerek, insanlar üzerinde güven duygusu oluşturmayı başarıyor.
Dikkate değer bir diğer yöntem ise, sosyal medya üzerinden kurulan sahte hesaplar. Bu hesaplar, özellikle tanınmış ve kamuya mal olmuş kişiler adına açılıyor. Kurulmuş olan bu sahte hesaplardan yapılan paylaşımlarda, FETÖ ile bağlantılı oldukları iddiasıyla insanlara tehditler savuruluyor. Bu tehditlerin ardından gelen mailler ya da mesajlarla, insanlara çeşitli yardım ya da destek projelerine katılanların hedef alındığı mesajları iletiliyor. İnsanlar, bu projelere katılmaları durumunda hem yasadışı işlerin mensubu olmaktan kurtulacaklarını hem de maddi kazanç sağlayacaklarını düşünüyor. Sonuç olarak, dolandırıcılar, oldukça büyük miktarlara ulaşan vurgunlar elde edebiliyorlar.
FETÖ yalanıyla dolandırılan birçok kişi, olayı tespit ettiklerinde büyük bir travma yaşıyor. Mağdurlar, kaybettikleri paranın yanı sıra, manevi açıdan da büyük bir yıkım yaşıyorlar. Çoğu kişi, bu süreçlerde kendi hatalarından kaynaklandığı düşüncesiyle daha fazla depresyona girmekte. Dolandırıcıların sıkça kullandığı korkutma ve tehdit yöntemleri sonucunda, mağdurların genellikle sessiz kalmayı tercih etmeleri ise bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Oysa dolandırıcılık vakalarının artması, bu konuda toplumsal bir farkındalık yaratılmasını gerektiriyor.
Mağdurların bu tür dolandırıcılıklar ile karşılaşmamaları için bazı önlem ve tavsiyelere dikkat etmeleri önem arz ediyor. Öncelikle, tanımadıkları kişilerden gelen taleplerin doğruluğunu sorgulamaları gerektiğini unutmamalılar. Ayrıca, resmi kurumların mail veya mesaj yoluyla kimseye para talep etmediğini de bilmekte fayda var. Dolandırıcıların sıklıkla kullandığı bir diğer yöntem ise yalan beyanlar üzerinden güven sağlamaktır. Bu sebeple, resmi kanallar aracılığıyla doğrulama yapılmadan harekete geçmemeleri gerekmektedir. Yasal süreçlerin işlediği durumlarda, resmi mercilere başvurmaları onların haklarını korumak adına büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, FETÖ yalanıyla dolandırıcılığın önüne geçmek için toplum düzeyinde farkındalık artmalı ve bu konuda eğitimler verilmelidir. İnsanların dolandırıcılık konularında daha bilinçli olması, hem kendilerini hem de sevdiklerini korumak adına kritik bir öneme sahip. Gerçekçi ve sağlıklı bir iletişim kurarak, dolandırıcılık olaylarının azalmasını sağlamak elimizde. Doğru bilgi ve yanlışı ayırt etme yeteneğimizi geliştirerek, bu tür yalanların üstesinden gelebiliriz.