Hayallerini gerçekleştirmek ve yeni kültürleri tanımak amacıyla yola çıkan Şırnaklı çift, 16 yıl boyunca inekleriyle birlikte 6 kıtayı ve 40 ülkeyi gezdi. Çiftin bu sıra dışı yolculuğu, sadece sıradan bir seyahat hikayesinden öte, azim ve kararlılığın sembolü haline geldi. Gerçekleştirdikleri bu yolculuk, çiftin hayata olan bakış açılarını, değerlerini ve mücadelelerini yansıtıyor. Her bir ülkeye özel anılar biriktiren çiftin hikayesi, sadece gezmekle kalmayıp, aynı zamanda tarım ve hayvancılıkla ilgili farkındalık yaratmayı da amaçlıyor.
Bu ilginç yolculuğun başlangıcı, Şırnak'ta yerel bir çiftlikte yaşıyan İsmail ve Fatma çiftinin hayallerinde gizliydi. Tarım ve hayvancılık alanında yıllardır emek veren çift, hayvanlarıyla yaşadıkları deneyimlerini dünyaya duyurmak ve aynı zamanda farklı kültürleri tanımak istiyorlardı. "Neden hayvanlarımızla birlikte dünyanın dört bir yanını gezmeyelim?" sorusu, onları cesur bir karar almaya yöneltti. İlk olarak Türkiye’nin dört bir yanını gezmeye başlayan çift, buradan edindikleri deneyimlerle cesaretlerini artırarak, kısa sürede yurtdışına açılma kararı aldı. Böylece, inekleriyle birlikte sırtlarında çantaları, kalplerinde macera aşkıyla yola çıktılar.
İsmail ve Fatma’nın 16 yıl boyunca yaşadığı seyahatlerin pek çok zorluğu oldu. Her yeni ülke, nefes kesici manzaralar ve yeni deneyimler sunarken, aynı zamanda farklı kültürler karşısında karşılaştıkları ön yargılara da mücadele etmelerini gerektirdi. Birçok insan, inekleriyle seyahat eden bir çifti şaşkınlıkla karşıladı. Ancak çift, bu durumun farkındaydı ve bunu bir fırsata çevirerek, insanlara ineklerin sadece süt veren ya da ettirilen hayvanlar olmadığını, onların da birer dost ve yaşam arkadaşları olduğunu gösterme çabasındaydılar.
Çift, gezdikleri her ülkede, o ülkenin kültürüne uygun etkinlikler düzenledi. Örneğin, Brezilya’da samba festivali sırasında inekleriyle dans ettikleri anlar, sosyal medya platformlarında kısa sürede viral oldu. Özellikle Instagram gibi platformlarda paylaştıkları bu ilginç anılar, çiftin takipçi sayısını hızla artırarak, onların hikayesini daha fazla insana ulaştırdı. Her bir seyahat, çift için yeni bir deneyim ve yeni dostluklar demekti. Yolda karşılaştıkları diğer gezginler, kendilerine ilham kaynağı olurken, aynı zamanda unutulmaz anların da mimarı oldular.
Bugün, İsmail ve Fatma, gezdiği her ülkenin geleneklerini ve yaşam tarzını anlamak için inekleriyle özdeşleşmiş durumda. İnata ve sevecenliğe dair pek çok ders çıkardıkları bu yolculuk, dünyayı daha iyi anlama konusunda büyük katkılar sağladı. Çift, gitmiş oldukları ülkelerde çiftçilik ve hayvancılık yöntemlerini öğrenerek, kendi çiftliklerinde uygulamaya başladı. Her yeni ülke onlara farklı bir bakış açısı kazandırdı.
Bu yolculuk, sadece bir geziden ibaret olmaksızın, kişiler arası bağların güçlenmesine de katkı sağladı. Yılda düzinelerce insanla tanışan İsmail ve Fatma, dostluklar kurarak, her ziyaret ettikleri ülkenin hikayesini daha derinlemesine anlamalarına yardımcı oluyordu.
16 yıl boyunca sıkıntılar ve zorluklarla karşılaşsalar da, İsmail ve Fatma asla pes etmediler. Yolculuğun sonunda, yalnızca seyahat etmeninki değil, ayrıca insanlara ineklerin hayatlarındaki yerini de gösteren bir mesajla döndüler. “Hayvanlarımız sadece çiftliğimizin bir parçası değil, hayatımızın da ayrılmaz bir parçası” diyorlar. Bu azim dolu yolculukları, yalnızca kendi hikayelerini değil, dünya genelindeki birçok insanın yaşamına dokunan bir efsane haline geldi.
Sonuç olarak, İsmail ve Fatma’nın 6 kıtada yaptıkları bu unutulmaz yolculuk, hayvan dostluğunun sınırlarını zorlamış ve insanlara farklı bir bakış açısı sunmuştur. Onların hikayesi, tüm dünyada benzer hayalleri olanlara ilham veriyor. Çift, artık hem birer gezgin hem de dünyayı değiştiren aktivistler olarak anılıyor. Şırnak'tan yola çıkan bu çiftin ineklerle olan eşsiz yolculuğu, dünyanın çeşitli yerlerinden insanlara ilham vermeye devam ediyor.